DOLAR
EURO
ALTIN
Adana Adıyaman Afyon Ağrı Aksaray Amasya Ankara Antalya Ardahan Artvin Aydın Balıkesir Bartın Batman Bayburt Bilecik Bingöl Bitlis Bolu Burdur Bursa Çanakkale Çankırı Çorum Denizli Diyarbakır Düzce Edirne Elazığ Erzincan Erzurum Eskişehir Gaziantep Giresun Gümüşhane Hakkari Hatay Iğdır Isparta İstanbul İzmir K.Maraş Karabük Karaman Kars Kastamonu Kayseri Kırıkkale Kırklareli Kırşehir Kilis Kocaeli Konya Kütahya Malatya Manisa Mardin Mersin Muğla Muş Nevşehir Niğde Ordu Osmaniye Rize Sakarya Samsun Siirt Sinop Sivas Şanlıurfa Şırnak Tekirdağ Tokat Trabzon Tunceli Uşak Van Yalova Yozgat Zonguldak
İstanbul °C
Smiley facehttps://cesurtv.com/
Smiley face

TikTok ve Fenomen Gerçeği: Sanal Ünün Karanlık Yüzü

Bir yayını yalnızca 50 kişi izlerken, 120 bin beğeniye ulaşılması, kitlelerin bilinçli bir şekilde manipüle edildiğinin en büyük kanıtıdır.

20.09.2025
A+
A-

Günümüzde sosyal medya, özellikle de TikTok gibi platformlar, toplumsal yapımızı ve değerlerimizi derinden etkiliyor. Artık herkesin “ünlü” olabileceği, para kazanabileceği ve milyonlarca kişiye ulaşabileceği bir dünya sunuluyor.

Ancak bu parlak vitrinin arkasında, çoğu zaman göz ardı edilen bir gerçek yatıyor: kalitesiz içeriklerin, ahlaki yozlaşmanın ve kitlesel bir aldatmacanın hüküm sürdüğü bir ekosistem.

Görünen Yüz: Sanal Popülerlik ve Manipülasyon

Geleneksel medyanın aksine, sosyal medya Tik Tok – İnsteğram  benzeri platformlarda popülerlik, nadiren gerçek bir yeteneğin veya emeğin karşılığı oluyor. Bunun yerine, ahlaki sınırların zorlandığı, seviyesiz şakaların yapıldığı ve hatta izleyicilere hakaret edilen yayınlara sıkça rastlanıyor.

Bir sanatçının annesi bile, sırf “yayıncı” unvanını taşımak için, takipçilerine hakaretler savurabiliyor. Bu durum, ün ve itibarın, karakter ve ahlakla doğrudan ilişkili olmadığını açıkça gösteriyor.

Bu sanal dünyanın en büyük yanılsamalarından biri, canlı yayınlardaki izleyici ve beğeni sayılarıdır. Bir yayını yalnızca 50 kişi izlerken, 120 bin beğeniye ulaşılması, kitlelerin bilinçli bir şekilde manipüle edildiğinin en büyük kanıtıdır.

Bu yapay etkileşimler, genellikle gençlere para veya belirli vaatler karşılığında sağlanıyor. Ünlüler ve Ünlülerin yakınları, sırf bu sahte popülerliği yaratmak için yayın boyunca sürekli beğeni yapmaya teşvik ediliyor. Bu taktik, hem izleyiciyi aldatıyor hem de platformun gerçek potansiyelini saptırıyor.


Gizlenen Gerçek: Hukuk ve Ahlaki Değerlerin İhlali

Sosyal medya dünyasındaki bu aldatmaca, sadece beğenilerle sınırlı değil. Sanatçıların veya içerik üreticilerinin yeni şarkı ve videolarının milyonlarca izlenmeye ulaşması da şüpheli bir durum yaratıyor. Bu rakamların ne kadarının organik izlenmelerden, ne kadarının ise para karşılığı satın alınan sahte etkileşimlerden geldiği büyük bir soru işareti. Eğer bir sanatçının para karşılığı izlenme ve takipçi satın aldığı tespit edilirse, bu eylem Nitelikli Dolandırıcılık suçu kapsamında değerlendirilmelidir. Halkı kandırmaya yönelik bu tür davranışlar, hukuki yaptırımları zorunlu kılıyor.

Ancak tüm hukuki ve ekonomik sorunların ötesinde, asıl mesele ahlaki yozlaşmadır. TikTok gibi platformlar, kontrolsüz içerikleriyle toplumun ahlaki yapısını ve değerlerini erozyona uğratıyor. Özellikle genç nesil, seviyesiz ve değersiz içeriklere maruz kalarak yanlış örnekleri normalleştirebiliyor. Bu durum, toplumun geleceğini tehdit eden ciddi bir tehlike oluşturuyor.


Sonuç: Devletin Acil Müdahale Gerekliliği

Bu “bacasız sanayi” görünümündeki platformlar, yalnızca ekonomik olarak değil, aynı zamanda kültürel ve ahlaki açıdan da ülkemizin insanlarını sömürüyor. Dolayısıyla, devletin ilgili kurumlarının bu konulara derhal müdahale etmesi, hem hukuki yaptırımları uygulaması hem de toplumsal ahlaki değerleri koruyacak denetim mekanizmalarını kurması hayati önem taşıyor. Aksi takdirde, bu kontrolsüz büyüme, daha büyük toplumsal sorunlara yol açabilir. Bu sanal dünyanın cazibesi, gerçek değerlerimizi kaybetmemize neden olmamalıdır.

Takipçi ve Beğeni Sayılarının Gizli Sırrı

Sosyal medya platformlarındaki en büyük yanılsamalardan biri, yayınların izleyici ve beğeni sayılarıdır. Bir canlı yayını sadece 50 kişi izlerken, ekranda 120 bin beğeni veya kalp simgesinin görünmesi, kitlesel bir manipülasyona işaret ediyor. Bu durum, genellikle gençlere para ödenerek veya onlara belirli vaatlerde bulunularak yapay bir etkileşim yaratılmasıyla açıklanıyor. Ünlülerin yakınları, sırf bu yapay etkileşimi sağlamak için yayın boyunca sürekli beğeni yapmaya teşvik ediliyor. Bu, hem izleyiciyi aldatmaya yönelik bir davranış hem de platformun gerçek potansiyelini saptıran bir eylemdir.

Öte yandan, izleyiciyi seviyesizliğe yönlendiren yayınlar da bu sorunun bir parçası. Ünlülerin takipçilerine “anılarından” bahsederken bile, seviyesiz ve ahlaki değerlerden uzak hikayeler anlatması, izleyiciyi de benzer bir duruma çekmeye yönelik bir algı yönetimidir.

Devletin Denetim Mekanizması ve Hukuki Sorumluluk

Bu durumun en önemli yansımalarından biri, sanatçıların ve fenomenlerin yeni bir şarkı veya video yayınladığında milyonlarca izlenmeye ulaşmasıdır. Bu rakamların ne kadarının gerçek hayranlardan geldiği, ne kadarının ise reklam veya banka kartları üzerinden ödenen paralarla yapay olarak şişirildiği büyük bir soru işaretidir. Eğer bir sanatçının veya fenomenin, para karşılığında izlenme ve takipçi satın aldığı tespit edilirse, bu durum Nitelikli Dolandırıcılık suçu kapsamında değerlendirilmelidir. Halkı aldatmak ve yanıltıcı beyanlarda bulunmak, hukuki yaptırımları gerektiren ciddi bir eylemdir.

Ahlaki Yapımız Tehlike Altında

Ancak tüm bu ekonomik ve hukuki sorunların ötesinde, asıl mesele ahlaki ve kültürel yozlaşmadır. TikTok gibi platformlar, kontrolsüz ve denetimsiz içerikleriyle toplumun ahlaki yapısına, inançlarına ve değerlerine zarar vermektedir. Bilinçsizce tüketilen bu içerikler, özellikle genç nesli olumsuz yönde etkiliyor ve onlara kısa yoldan zengin olmanın veya ünlü olmanın yollarını vaat ediyor. Bu durum, toplumun temel yapıtaşlarını zedelemekte ve sağlıklı bir gelişim modelinin önünde engel teşkil etmektedir.

Sonuç olarak, bu ‘bacasız sanayi’ görünümündeki platformlar, ülkemizin insanlarını sömürmekte ve ülke ekonomisine de dolaylı yoldan zarar vermektedir. Bu nedenle, devletin ilgili kurumlarının bu konulara ivedi bir şekilde müdahale etmesi, hem hukuki yaptırımları uygulaması hem de ahlaki yozlaşmanın önüne geçecek denetim mekanizmalarını kurması gerekmektedir. Aksi takdirde, bu kontrolsüz büyüme, toplumun geleceğini tehdit eden ciddi bir tehlike haline gelecektir.

Bir izleyici seyrettiği yayına sadece bir tane beğeni atması sağlanmalı . Ben bu durumu bir kaç farklı sayfada denedim vallahi bir kişi isterse devamlı tıklayarak sınırsız beğeni atabiliyor.Devlet bunun önüne geçmeli. Egosu yüksek olan sözde yayıncılarda işte 120 bin beğeni aldık diye milleti kandırıyor.Yohu seni seyreden bazen 30 bazen 50 kişi. 50 kişinin izlediği yayında nasıl 120 bin beğen alıyorsunuz sahtekarlar bizlere bunu açıklayın. Derhal İnternet Mali Bürosu bu işin önüne geçmelidir.

 

YORUMLAR

Henüz yorum yapılmamış. İlk yorumu yukarıdaki form aracılığıyla siz yapabilirsiniz.